We believe in
Collaboration, Future
and Innovation.

Koronavirüsü ve Uzaktan Çalışma

Bu yazımızda  Feride Zülal San ve Bengü Sümek,  Koronavirüsü ve Uzaktan Çalışma konusunu detaylarıyla inceleyeceklerdir.

Koronavirüs Salgınının İş Hukukuna Etkileri ve Uzaktan Çalışma Kavramı

Çin’ in Wuhan kentinde ortaya çıkan, sonrasında tüm dünyaya yayılmaya başlayan ve ölümcül bir virüs olan koronavirüs (COVID-19) nedeni ile birçok ülkede toplu halde bulunmanın önüne geçmek ve virüsün yayılma hızını azaltmak için çeşitli önlemler alınmakta.

So far we have assisted over 400 companies.

Bazı ülkelerde olağanüstü hal ilan edilirken, bazı ülkelerde virüsün artış gösterdiği ülkelere uçuşlar yasaklanmakta.

Alınan önlemlere örnek vermek gerekirse:
  1. Sokağa Çıkma Yasağı,
  2. Toplu Etkinliklerin İptal Edilmesi veya Ertelenmesi,
  3. Üniversite ve Okulların Tatil Edilmesi
  4. Bar/Cafe/Restoranların Kapatılması
  5. Yaşlılara Sokağa Çıkma Yasağı
  6. Bazı Sağlık Kurumlarının Kamulaştırılması (İspanya’da özel hastanelerin geçici süre devlet kontrolü altına alınması)

alınmakta olan diğer önlemlerden bazılarıdır. Bazı kurumsal şirketler ise çalışanlarına belli süreler boyunca uzaktan çalışabilme imkanı tanımaktadır. Virüsün sağlık açısından etkileri tartışılırken diğer bir yandan da işyerlerinin tatil edilmesi veya işyerlerinde mal ve hizmet üretiminin durmasına karşın çalışanlarına uzaktan online çalışabilme olanağı tanınması gündemde yer almaktadır.

Şu ana kadar 400’ün üzerinde firmaya yardımcı olduk. Deneyimlerimize göz atın.

İnternet, akıllı telefon ve çeşitli uygulamalar ile bağımsız şekilde çalışan ve sürekli seyahat eden kişiler ise dijital göçebe (Digital Nomad) olarak adlandırılmaktadır. Dijital göçebe olarak adlandırılan kişiler saatlik ücret karşılığında, proje bazlı olarak veya kendi işlerinde çalışmaktadırlar. (Şahıs işletmesi formu ağırlıklı tercih edilmektedir. Vergisel açıdan en avantajlı ülkeyi bulmak için Yurtdışında Şirket Kurmak yazımızı okuyabilirsiniz.)

Freelance çalışma için daha uygun olabilecek bir kavram olan dijital göçebe ofis ücretleri, kiralama, ulaşım vs. gibi giderler bakımından da kolaylık sağlamaktadır. Freelance çalışma dışında bazı kurumsal şirketlerin de remote olarak uzaktan çalışabilme imkanları bulunmaktadır. Uzaktan çalışma yani Remote-Working kavramı bir işveren tarafından istihdam edilen ancak  ofis ortamının dışında çalışmayı ifade etmektedir. Son dönemde pek çok start-up da uzaktan çalışmayı denemektedirler.

Uzaktan çalışma işçiler için çalışma zamanlarında esneklik sağlarken çalışanlar için stresi de azaltan bir çalışma yöntemi olmaktadır. Ayrıca uzaktan çalışan işçiler büyük şehirlerde işyerine ulaşmak için harcadıkları zaman bakımından da tasarruf sağlamaktadır. İşveren açısından ise yemek ve yol masrafları bakımından tasarruf sağlanabilmekte ve işçilerin daha az stresle çalışması sonucu üretimde verimliliğin ve yaratıcılığın artmasını sağlamaktadır.

Gurcan Partners 10 ülkede şirketleşme hizmetleri veren Avrupa Merkezli bir uluslararası hukuk bürosudur. Yurt dışı ofislerimize buradan ulaşabilirsiniz.

Türk Hukuku Bağlamında Uzaktan Çalışma ve Koronavirüsün İş Hukukuna Etkileri

Koronavirüs sebebi ile işyerinde uzaktan çalışma uygulanması durumunda bu kurumun doğasına ilişkin işçinin çalışamaması gibi bazı endişeler gündeme gelmektedir. Türk Hukuku bakımından 4857 sayılı İş Kanunu ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu kapsamında uzaktan/evden çalışma konuları düzenlenmektedir.

4857 sayılı İş Kanunu 14. maddesi, işçinin evden/uzaktan çalışmasına imkan sağlamaktadır. Maddeye göre, ‘’Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir.’’

Bu maddeye göre yapılacak olan iş sözleşmesinde işin tanımı, işin süresi ve yeri, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan ekipman ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler, işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer almalıdır. Evde çalışma durumunda işçinin iş sözleşmesinin unsurlarından biri olan bağımlılık unsuru kapsamında bağımlılığı zayıflamaktadır. İşverenin talimat verme yetkisi önemli ölçüde sınırlamaktadır.

Kişinin iş güvenliğinden ve hukuki haklardan faydalanabilmesi ise kişinin karar verme özgürlüğüne sahip olup olmaması, müşterileri serbestçe seçmesi, fiyatları kendisinin belirleyebilmesi gibi unsurlara göre belirlenmektedir. Çalışan eğer bu unsurlara sahipse bağımsız çalışan olmakta ve işçi kavramı içerisinde yer almamaktadır.

Normalde işyerinde çalışan bir işçinin evden/uzaktan çalışmaya geçmesi, esaslı değişiklik teşkil etmekte dolayısıyla bu kararın alınabilmesi için işçinin rızasının alınması gerekmektedir. İşçinin onayı olmaksızın sözleşmenin uzaktan/evden çalışmaya çevrilmesi durumunda işçi değişikliği kabul etmediğini belirtirse değişiklik işçiyi bağlamamaktadır.

İşveren, uzaktan çalışma ilişkisinde iş verdiği çalışanının yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimi vermek, sağlık gözetimini sağlamak ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirini almakla yükümlü olmaktadır. Çalışanların evde bir kazaya uğramaları halinde ise bu kazanın iş kazası sayılması için yapılan iş sebebi ile kazaya uğraması gerekmektedir. İşveren iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yükümlülüklerini ihlal ettiğinde bu kazadan sorumlu olmaktadır.

Çalışanların işverenlerine karşı temel olarak iş görme borcu bulunmaktadır. İş Kanunu 24/III Zorlayıcı Sebepleri düzenlemektedir.

”İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa” işçi iş sözleşmesini bildirimsiz olarak feshetme imkanı verilmektedir.

İşveren ise aynı zorlayıcı sebeplerden İş Kanunu 25. Maddeye göre zorlayıcı sebepler halinde sözleşme sürecinin bitmesini beklemeden veya bildirim süresini beklemeden haklı neden feshedebilir. Gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir. (İş Kanunu 40. Madde)

 İşveren ayrıca fesih için koşulların oluşmaması durumunda (Örneğin salgının ilk haftasında)

  1. İşçiye Yıllık İzinleri Kullandırabilmekte,
  2. Telafi Çalışması Yaptırabilmekte,
  3. Uzaktan çalışma veya evden çalışma modeline geçebilmektedir.

Yurtdışından dönen çalışanların sağlık sunucusundan 14 günlük kuluçka süresi için istirahat raporu alma veya idari ücretli izin verilmesi yoluna da gidilebilmektedir. Ancak belirli bir bölgede veya ülke genelinde karantina ilan edilmediği ve sokağa çıkma yasağı uygulanmadığı sürece, işverenin ücretsiz izin verme zorunluluğu bulunmamaktadır. İşveren çalışanların onayını alarak ücretsiz izin de verebilmektedir.

Ayrıca rapor süreci çalışanların oldukça riskli bölgeler olan hastanelere yığılmasına sebep olacak, hem çalışanları riske atmakta hem de hastanelere ekstra yük getirmektedir.

Sonuç

Wuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüsü sağlık alanını etkilemekle birlikte ekonomi ve hukuk alanında da belli başlı etkilere sebep olmaktadır. Virüsün ortaya çıkışı ile karantina uygulamaları, sokağa çıkma yasağı gibi önlemler alınması çalışanların uzaktan çalışması konusunu gündeme taşımaktadır.

Türk Hukukunda daha önce de iş hayatında var olan uzaktan çalışma 4857 sayılı iş kanunun 14. maddesi ile yasal bir dayanağa dayandırılarak uzaktan çalışma sisteminin usul ve esasları belirlenmektedir. Uzaktan çalışmada normal çalışan ile uzaktan çalışan arasında işçi hakları yönünden hiçbir fark bulunmamaktadır ve hatta çalışanlara sağladığı kolaylıklarla gelecekte daha çok tercih edilebilir hale geleceği düşünülmektedir.

Hükümetin “Ekonomik İstikrar Kalkanı”  isimli tedbir ve destek paketi de uzaktan çalışma ve iş hukukuna ilişkin detaylar içermektedir.